
Depresyon Sebepleri
Genetik yatkınlık
Fiziksel, duygusal ve cinsel istismar
Çocukluk dönemi travmaları
Olumsuz yaşam olayları (ölüm, boşanma, doğal afetler)
Sağlık sorunları ve bazı hastalıklar
İş yerinde veya aile içinde yaşanan problemler
Ekonomik sorunlar, işsizlik
Uzun dönem stres altında olma
Depresyon Türleri
Birbirinden farklı belirtileri ve tedavi yöntemleri olan depresyon çeşitleri mevcuttur.Klinik ortamda en sık rastlanan türler ise; majör depresyon ve kronik depresyondur.
1-Majör Depresyon
2-Kronik Depresyon (Distimi)
3-Atipik Depresyon
4-Bipolar (Manik) Depresyon
5-Postportum (Doğum Sonrası) Depresyon
6-Mevsimsel Depresyon
Majör Depresyon
Günlük yaşamımızda fonksiyon bozukluğuna sebep olan bir depresyon türüdür.Uyuyamama, iştah kaybı,çalışmak istememe, geçmişte mutlu eden aktivitelerden keyif alamama, çevresinde gördüğü, işittiği olaylara tepkisizlik gibi belirtileri mevcuttur.Klinik ortamda en sık karşılaşılan depresyon türüdür.
Kronik Depresyon (Distimi)
İki veya daha uzun senelerdir devam eden üzgün, mutsuz, depresif ruh haline verilen addır.Kronik depresyona sahip olan kişinin günlük yaşamı etkilenmez; fakat genel olarak negatif bir ruh haline sahiptir.Bu depresyona sahip kişilerin hayatlarının bir döneminde majör depresyona yakalanma olasılığı ise fazladır.
Atipik Depresyon
Bir kişiye atipik depresyon tanısı koymak için esas olan kriter; hastanın olumlu yaşam olaylarına pozitif tepkiler verebilmesidir. Yani kişi keyif aldığı ortamlarda mutludur ve çevresel şartlar değişmediği sürece bu durum uzun süre devam edebilir.
Atipik depresyonda iştah çok açıktır ve kişi çok yemek yer. Uyuma isteği artar.Ne kadar çok uyursa uyusun sanki hiç uyumamış gibidir.Bütün vücudunda sürekli bir ağırlık hisseder ve adeta hareket etmek istemez.Aynı zamanda kişilerarası ilişkilerinde eleştiriye ve reddedilmeye karşı aşırı tepkiseldir.
Bipolar (Manik) Depresyon
Kişinin duygudurumunda aşırı yükselmeler sonra çöküşler ardından tekrar yükselmeler ve arada normal dönemlerin de bulunduğu dalgalanmaların olduğu bir depresyon türüdür. Her 50 kişiden birinde görülmekte olup; nispeten sık görülen bir türdür.
Postportum (Doğum Sonrası) Depresyon
Doğum sonrasındaki bir yıl içinde herhangi bir zaman diliminde ortaya çıkabilir.Postportum depresyon yeni doğum yapmış annelerin hemen hemen yarısında görülen aşırı üzgün ve kaygılı ruh halidir. Anne bebeğine veya kendisine bir şey olacağı endişesi taşır.Kolay ve sık ağlar. Bu belirtiler genellikle çevrenin sosyal desteğine bağlı olarak kendiliğinden kısa sürede kaybolacağı gibi bir yıl boyunca da devam edebilir.
Psikotik Depresyon
Psikotik depresyon; depresyon belirtilerine psikoz belirtileri olan halüsinasyon(varsanı) ve hezeyan (sanrı) eklenmesiyle ortaya çıkan depresyon türüdür.Hasta psikotik depresyonda gerçeklikten kopuktur.
Mevsimsel Depresyon
Genellikle sonbahar ve kış dönemlerinde azalan güneş ışığının etkisiyle ortaya çıkmaktadır. Kişilerde halsizlik, sürekli uyuma isteği, özellikle karbonhidratlı gıdalar tüketme isteği vardır.Kadınlarda daha sık görülür.
Depresyon Tedavisi
Depresyon toplumumuzda en sık görülen ruhsal sorunlardandır ve tedavisi mümkündür.Tedavilerde psikoterapi ve gerektiği zamanlarda da ilaç tedavisi uygulanır.Kişiler depresyonda olduğunu bilse de ilaç kullanmak istememelerinden dolayı tedaviden uzak durabilmektedirler.İlaçların uyuşturucu ve bağımlılık yapıcı etkilerinden korkmaktadırlar.Bu inanç yersiz ve asılsızdır.Ruh sağlığı uzmanlarından yardım alınarak uygulanan tedavilerde bu tarz sorunlar yaşanmaz; ancak günümüzde ruh sağlığı hekimlerinin dışında da antidepresan önerenler mevcuttur. Esas dikkatli davranılması gereken husus budur.
Hafif ve orta dereceli depresyonlarda ayakta tedavi uygulanırken intihar düşüncesinin mevcut olduğu veya bu tarz bir girişimde bulunan hastalar için hastaneye yatırılarak tedavi uygulanır.
Psikoterapi ise kişinin duygu, düşünce ve davranışları üzerinde çalışılmasıdır.Bu çalışmalar kişinin bilişsel olarak düşünce sistemini düzenleyecek ve hissettiği olumsuz duyguları değiştirmesine yardımcı olacaktır.Tedavi sonrasında ise kişi belirtilerin tekrarlaması halinde ne tür düşünce ve davranış sistemi geliştirileceğine dair bilgi sahibidir.
En etkili yöntem ilaç ve psikoterapinin birlikte kullanımını içerir.